Öğretmen Mühendis mi Yetiştirmeli Yoksa İnsan mı?

Öğretmenlik mesleği dünyadaki en kutsal ve değerli mesleklerden biri. Tüm öğretmenlerimiz sonsuz saygı ve sevgiyi hak ediyorlar.

Bugünkü hayat şartları ise öğretmenleri ve dolayısıyla öğrencileri zor bir yarışın içine sokuyor. 2. sınıfa giden oğlumda birebir bu durumu yaşıyorum.

Bunu doğru veya yanlış olarak değerlendirmek bana düşmez. Sonuçta ben bir eğitimci değilim ve haddim olmayan bir konuda yorum yapmayacağım. Benim yorumum eğitim sistemine değil. Yorumum insanlığa.

Bir öğretmenin görevi gerçekte nedir? Bunu soruyorum kendime ve sizde lütfen kendinize sorun. Gerçekten oğlunuz veya kızınız mühendis, mimar gibi branşlar elde ettiğinde her şey tamammıdır. Diploma dışında bir şeyler yok mudur bu hayatta?

Toplumun en temel taşı bireydir. Bireyin ahlaklı ve insani vasıflarla donatılması önemlidir. Bireyi bu vasıflarla donatacak ilk kişiler Anne ve Babadır. Ama hayatında rol oynayacak asıl kişiler öğretmenleridir.

Öğretmenin topluma vereceği en önemli şey iyi yetiştirdiği öğrencileridir. Peki öğretmen matematik öğretiyor ama ahlak öğretmiyorsa veya insanca davranışları teşvik etmiyorsa görevini yapmış olur mu? Burada öğretmenleri suçlamıyorum sakın yanlış anlamayın.Hayatım boyunca harika öğretmenlerle karşılaştım. Sadece soruyorum.
[post_ad]
Gerçekten iyi bir öğretmenin gerçek görevi nedir. Milli eğitim müfredatına sadık kalmak görevidir tamam. Ama Baş Öğretmen Atatürk'ün söylediği görevi nedir.
"Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır" derken aslında neyi işaret ediyordu Atatürk.
Amacım sadece sorularıma cevap bulabilmek. Eğer oğlum okuldan çantayı fırlatarak geliyor ve büyüyünce Milli eğitim bakanı olacam ve tüm okulları kaldıracağım diyorsa bir şeyler ters gidiyordur. ( Milli eğitim bakanı olmasını isterim tabii :) ).
Başlıkta yazdığım gibi sorum basit öğretmen sadece mühendis mi yetiştirmeli yoksa Asıl hedefi topluma hizmet edecek insan mı yetiştirmek olmalı.

Bana göre...
Öğretmenin ilk görevi okulu sevdirmek olmalı
Öğrenci okulu sevmez ise ona okulda hiç bir şey veremezsin.
İkinci görevi kendini sevdirmek olmalı
Öğrenci öğretmenini sevmiyorsa ondan hiç bir şey öğrenmez.
Üçüncü görevi Vatanını sevdirmek olmalı
Vatanını sevmeyen bir öğrenci topluma faydalı olamaz.
Dördüncü görevi İnsanlığı doğayı ve çevreyi sevdirmek olmalı
Böylece topluma ve kendine yararlı bir birey ortaya çıkarabilsin.
Beşinci görevi Ahlakı ve doğruları öğretmek olmalı
Toplumda temeli oluşturacak en önemli şey budur.
Altıncı ve son görevi ise İlim öğretmeli.

Bir velinin en önemli görevi ise bunları uygulayan öğretmene sonuna kadar destek olmaktır. Ben asla eğitim sistemini suçlamıyorum veya öğretmenleri de öyle. Öğretmenlik mesleğinin ne kadar zor olduğunu ve ne kadar zor şartlarda eğitim verdiklerini biliyorum.

Çünkü ben tek bir çocukla uğraşırken ter atıyorum. Onlar ise en az 20 çocuğa bir şeyler öğretmeye çalışıyorlar. İşte başta da söylediğim gibi Öğretmenlik dünyanın en kutsal ve saygıyı hak eden mesleklerinden biri. Belki de ilk sırada. Onun için öğretmenlere çok büyük görev düşüyor.

Olanaksızlıklar içinde harikalar başaran öğretmenlerimiz var. Köy öğretmenlerimiz bunlara en güzel örnektir. Bugün bana bir şeyler öğreten tüm öğretmenlerimin ellerinden öpüyorum. Gerçi edebiyat öğretmenim bu imla hataları ile dolu yazımı görse kafama bir tebeşir fırlatırdı ama :). Kesinlikle amacım saygısızlık etmek değil.
Ne eğitim sistemimize ne öğretmenlerimize saygısızlık ettiğimi düşünmüyorum. Tek Amacım fikirlerimi paylaşmak ve oğlum gibi binlerce minik bireyin okulu, vatanı ve hayatı sevmesine küçükte olsa bir katkıda bulunmak...

Sıradan öğretmen anlatır, iyi öğretmen açıklar, yetenekli öğretmen yapar ve gösterir; büyük öğretmen ise ilham kaynağı olur. 

- William Arthur Ward

Kişisel Gelişim Sitesi - Bilgi Erdemdir.