Bilinçaltı ve Kuantum Dünyasına Etkisi

Bilinçaltı; bilincin devrede olmadığı alandır. Kısaca; bizim için çalışan ama bizim tam olarak kontrol edemediğimiz bir bölümdür. Bilinçaltını anlamak için öncelikle kararları kimin aldığını anlamamız gerekir. Düşünün; hayatınızda adını bile duymadığınız bir diş macununu bir anda neden alırsınız. Yada aklınıza bir anda çoktan söylemekten vazgeçtiğiniz bir şarkı neden gelir.

Hayatımızda yaşadığımız her şeyin temelde bir sorumlusu vardır. Bu sorumlu %90 bilinçaltıdır. Bilinçaltı, bilinçten çok önce devreye girmiştir. Ana karnında tüm hayati fonksiyonlar ile birlikte çalışmaya başlamıştır. 3 veya 4 yaşından önceki anıları hatırlayamamızın en büyük sebebi aslında bilincimiz orada olmamasıdır. Ama bilinçaltı en başından, en sonuna kadar bizimledir.

"Bilinçaltımıza ne ekersek ekelim. Olumlamalar veya duygular olsun bir gün gerçekliğimiz olacaktır." Earl Nightingale

 Bilincin fark etmediği ve atladığı pek çok şeyi fark eder ve görür. 25. kare tekniği ve bilinçaltı reklamcılığı bu yüzden hayatımıza girmiştir. Bir filmde bir saniyelik görüntü 25 adet fotoğraftan oluşmaktadır. 24 kareye filmin kendisi koyulur 25. karede ise verilmek istenen mesaj koyulur. Mesela -x- markayı al gibi.
[post_ad]
Bilincin görmediği ama bilinçaltının kaydettiği bu olay bize etki eder mi? Yapılan araştırmalar etkili olduğunu söylüyor. Bilinçaltı reklamcılığın Türkiye ve Dünya üzerinde pek çok ülkede yasak olmasının sebebi bu yüzdendir. Peki Bilinçaltı sadece bunları mı görüyor. Yoksa gözle görülen dünya dışında bir şeyleri de görüyor olabilir mi? Kuantum parçacıklarını mesela?

Hayatımıza kuantum ile ilgili pek çok şey yazıldı ve çizildi. Kuantum bilimi bir fizik alanı. Kuantum anlaşılamayan ve bilim adamlarının bile uzun uzun hayatın anlamı üzerinde düşünmesini sağlayan bir şey. Kuantumu basitçe anlatırsak; Atom ve atom altı parçacıklarını inceleyen bilim dalı diyebiliriz.

Ama asıl hikaye buradan sonra başlıyor. Newton mekaniği yıllarca önce her şeyi mantıksal olarak açıkladı. Doğayı ve evreni güzel bir şekilde izah etti. Sonuçta fizikte bulunacak çok bir şey kalmamış gibiydi. Ta ki kuantum mekaniği teorisi ortaya atılana kadar. Pek çok bilim adamı olaya şüphe ve büyük bir isteksizlik ile baktılar.

Neden mi? Çünkü kuantum evrenin ve dünyanın düşünüldüğünden farklı olduğunu söylüyordu. Yapılan deneyler bunu ispatlar nitelikteydi. Kuantum evreni olasılıklardan bahsediyordu. Bir parçacığın yerinin siz ona bakarken ve bakmazken farklı olacağını iddia ediyordu. Her şeyin birbiri ile bağlantılı olduğunu ve tekten gelindiğini ileri sürüyordu. Tıpkı çoğu dinin ve öğretilerin anlattığı gibi.

Bilinçaltı ve kuantum burada devreye giriyor. Jung yıllar önce tüm insanların ortak bir bilinçaltına sahip olduğunu öne sürdü. İnsanlık var olduğundan beri kollektif bilinçaltına bağlıydı. Kuantum fizikçileri aynı şeyi söylüyor. Tüm her şey birbiri ile dolaşık (bağlantılı) şekildedir diyor. Bilinçaltı tahminlerimizin ötesinde bir güç barındırıyor olabilir. Bilim adamlarına göre diğer evrenlerde (çoklu evren) tüm olasılıklar yaşanıyor ve sonuçta bu bilinçaltımıza ulaşıyor. Bilinçaltımız seçmemiz gereken en uygun cevabı seçiyor diyorlar.

Tüm başımıza gelen anlaşılmaz olayların ardında bilinçaltının kuantum evrenine küçük dokunuşları olabilir. Atomlar her yerdedir. Düşünce hızıyla hareket edebilirler. Kısaca sıçrama dediğimiz şeyi gerçekleştirebilirler. Sıçrama evrenin bir noktasından kaybolup diğer bir noktasında anında belirmektir. Arada zaman farkı yoktur. Çünkü atomlarda zaman boyutu yerini, enerji kavramını almıştır. Enerji zamansal döngülere ve hıza bağımlı değildir.

Bilinçaltının kuantuma etkileri, hayatımızı değiştiriyor olabilir. Bir düşünce tekrar edildiği müddetçe enerji yüklenir. Bilinçaltı bilincin neyi tekrar ettiğine çok dikkat eder. Olumlu cümleler burada büyük farklar yaratabilir. Bilinçaltı sizin için imkansız görünen bir isteği mümkün kılabilir. Bir iş kurmak istiyorsunuz ama hiç bir fırsat ortaya çıkmıyor olabilir. Ama eğer olumlu düşünürseniz size mutlaka bir cevap gelecektir. Dahası bilinçaltı kafanızdaki sorulara mutlaka cevaplar verir. Bunu farklı yollarla yapabilir. Mesela bir magazin dergisinden bir facebook yazısına kadar cevabı görebilirsiniz.

Bilinçaltının kuantum evrenine yapacağı küçük bir etki hayatınızı değiştirecek güçte olabilir. Onun için ne düşündüğünüz önemlidir. Kendinizi sevin ve iyi şeyler düşünün. İyi düşünce iyi bir yaşamı kendine çeker.