Reenkarnasyon Gerçek mi? Çocukların Söyledikleri İnanılmaz.

Reenkarnasyon öldükten sonra başka bir bedende tekrar doğmak anlamındadır. Dünya üzerinde bu düşünceye inanan bayağı bir insan bulunmaktadır. Reenkarnasyona inanmak veya inanmaktan öte bu çocukların anlattığı olaylar gerçekten çok ilginç.


4 yaşında kocasını hatırladı.
Shanti Devi 1930'da Delhi, Hindistan'da doğdu ve ailesine süprizi için hayatının ilk dört yılı boyunca zorlukla konuştu. Sonunda, söylediği gereken ilk şey, Mathura'daki gerçek evine, kocasına ve küçük bir oğluna geri dönmek istediğiydi. Bu yüzden 6 yaşında evden kaçmaya çalıştı. İlk işi kocasına adıyla ve adresiyle mektup yazmak oldu.

Kocası Kedar Nath, Shanti'nin eski hayatında neler olduğuna dair detayları doğruladı. Onun adı Lugdi Devi idi ve doğum sırasında ölmüştü. Bu detaylar doğrulandıktan sonra Shanti'nin ailesine anlattığı hikaye, sonunda eski evini ziyaret etmelerine izin verdiler. Oraya vardığında, her şey tarif ettiği gibiydi: mahalle, eski evi ve hatta eski kız kardeşi her şey doğruydu.

Kız kardeşlerine benzeyen ikizler.
İngiltere, Hexham'daki Pollock ikiz kızların hikayesi, reenkarnasyonun en büyük kanıtı olarak söylenmektedir. 1957 yılında, ebeveynler John ve Florence Pollock 1957 yılında bir araba kazasında iki kızını kaybettiler. Joanna ve Jacqueline kızları 6 ve 11 yaşındaydı.

Reenkarnasyon ikizleri bir yıl sonra, Floransa ikiz kızların Gillian ve Jennifer'ı doğurdu. Hemen ebeveynler, yeni doğanlarla vefat eden kız kardeşleri arasında garip benzerlikler gördüler. Jennifer'ın Jacqueline'in elinde olduğu bir bilekte izi vardı. Alnındaki başka bir doğum lekesi, Jacqueline'in izine benziyordu.
[post_ad]
İkizler üç aylıkken aile farklı bir şehre taşındı ve iki yıl sonra anılar geri geldi. İkizler, kız kardeşlerinin kullandıkları tüm oyuncakları istediler ve her birine doğru isimleri verdiler. Evleri taşınmış ve daha önce hiç görmemiş olsalar bile oyuncakları hatırlamışlardır. Daha sonra Hexham'a geri döndüklerinde, daha önce hiç görmedikleri yerlerin tümünü biliyorlardı.

Reenkarnasyonun bir başka belirtisi, ikizlerin hareket eden bir araba fobisine sahip olmalarıydı.

Bir büyükbabanın reenkarnasyonu.
Bir çocuğun, “Ben senin yaşındayken, bende senin bezini değiştirirdim” dediğinde,  babanın yüzündeki sürprizleri hayal edebiliyorsun. Bu tam olarak Sam Taylor'un sadece 1,5 yaşında olduğunda söylediği şeydi. Sam, hayatını doğumundan 18 ay önce ölen kendi büyük babası olarak hatırladı. Büyükbabasının hayatını bilmesi imkansızdır. Fakat hiçbir şekilde bilmediği inanılmaz detaylarla özel bilgilerle yeniden anlattı. Büyükbabasının kız kardeşinin öldürüldüğünü ve büyük annesinin ölümüne kadar her gün dedesi için milkshake yaptığını biliyordu.

Bir test olarak, Sam, 16 büyükbaba resmine tabii tutuldu. Sam her seferinde büyükbabasını seçmeyi başardı ve “Bu benim” diye haykırdı.

3 Yaşında Eski Ebeveynlerini arıyor.
Chanai Choomalaiwong, “gerçek” ebeveynlerini bulmak için sıkıntı çekmeye başladığında sadece üç yaşındaydı. Bir gün okulda okula giderken vurularak öldürülen Bua Kai adında bir öğretmen olduğunu hatırlamaya başladı.

Chanai'nin kafasında silahlı yaralara benzeyen iki doğum lekesi vardı.
Sonunda, büyükannesini onu eski köyüne götürmeye ikna etti ve orada yaşlı bir çifti tanıdı - Geçmiş yaşamındaki anne-babasıydı bu.

Çocuk Savaşı Pilotu olduğunu hatırladı.
James Leininger, eski yaşamını bir WW2 pilotu ve 21 yaşında ölümüyle hatırlamaya başladı. Yaşanan kabuslar aracılığıyla, Iwo Jima Adası'nda vurulduğunu gördü. James gördüklerinden sonra çığlık atardı. Rüya dünyasında çarpışmaya ve yanan bir uçağa şahit oldu. Uyandığında, sadece uzmanların bileceği İkinci Dünya Savaşı uçaklarının inanılmaz detaylarını hatırlayabilirdi.

James'in ebeveynleri sonunda eski kendisinin İkinci Dünya Savaşı pilotu James Huston olabileceğini düşündü.

James'in hikayesi medyaya ulaştığında, pilotu hatırladıklarını söyleyen ve James'in onlara verdiği detayların doğru olduğunu söyleyenlerden daha fazla kanıt geldi.